Yirmilik Dişlerinizi Aldırmak Akıllıca mı
Yirmilik dişler kalıcı diş setindeki üçüncü azı dişleridir ve sayıları 4’tür (2’si üst çenede, 2’si alt çenede). Genellikle 17-24 yaşlarında çıkar ve ağrı ve çevresindeki dokuda şişlik ile ilişkilidir. Evrim süreci boyunca insan çenesi atalarımızınkine kıyasla küçülmüştür. Yirmi yaş dişleri genellikle sürmeleri için yeterli alana sahip değildir ve çok sıkışık olduklarından çene kemiğinin içine gömülme olasılıkları daha yüksektir. Tamamen çıkmayı başarsalar bile, yanağa ya da dile bakacak şekilde hizalanmamış olabilirler.
Diş cerrahları genellikle yirmi yaş dişinin çekilmesini tavsiye eder, çünkü bu diş çiğnemede önemli bir rol oynamaz ve çoğu zaman mevcut olduğunda daha fazla zarara neden olur. İşte yirmilik dişin çekilmesini zorunlu kılan 5 durum.
Yirmilik Dişlerinizi Çektirmek İçin Nedenler
Birçok kişi üçüncü azı dişleriyle ilgili herhangi bir sorun yaşamadan tüm hayatlarını geçirmeyi başarır, ancak bazıları için durum böyle değildir. Araştırmalar, sorunlu olmayan yirmi yaş dişlerinin çekilmesinin sinir hasarı gibi bazı ciddi sonuçlara yol açabileceğini bile ortaya koymuştur. Ancak yirmi yaş dişlerinizle ilgili aşağıdaki sorunlardan herhangi birini yaşıyorsanız, en iyisi onları çektirmektir.
Dişlerde Çapraşıklık Başlar
Yirmi yaş dişlerinin sürmesi nedeniyle alt veya üst ön dişleriniz çapraşıklaştığında, en iyisi onları çektirmektir. Sürme sırasında yirmi yaş dişlerinin uyguladığı kuvvetler çenede kalan dişleri zorlayabilir ve hatta onları normal bir arkın dışına iterek çirkin görünmelerine neden olabilir.
İkinci Azı Dişlerinde Çürük
Yirmi yaş dişleri çenede o kadar uzakta yer alır ki çoğu zaman fırçalarken görmezden gelme eğiliminde oluruz. İkinci ve üçüncü azı dişleri birbirleriyle temas halinde olduklarından, birleştikleri yüzeyde yiyecek sıkışması olasılığı yüksektir. Yiyecek artıkları fırçalanmadan veya diş ipiyle temizlenmeden kaldığında, bakteriler için bir üreme alanı görevi görür. Bu bakteriler daha sonra üçüncü ve ikinci azı dişlerinin yanlarında boşluklar oluşturur – çoğunlukla ikinci azı dişi etkilenir. Doktorlar genellikle üçüncü azı dişinin çekilmesini ve çiğnemede önemli bir diş olduğu için ikinci azı dişinin korunması amacıyla dolgu veya endodontik tedavi yapılmasını önermektedir.
Kist Oluşma İhtimali Vardır
Kistler, kemik veya yumuşak dokuların içinde sıvı dolu boşluklardır. Bazen, sürmemiş veya kısmen sürmüş bir üçüncü azı dişi çene kemiğinde kist oluşumunu tetikleyebilir. Kist, kemik hücrelerini yiyerek çenenizi oyabilir ve en kötü durumlarda kanserli değişikliklere bile uğrayabilir.
Sinüs Sorunları
Üst üçüncü azı dişleri gömülü kaldığında, göz ve burun çevresinde ağrıya yol açacak şekilde maksiller sinüslere doğru itilme olasılıkları daha yüksektir. Tedaviye rağmen tekrarlayan sinüs tıkanıklığı ve ağrı geçmişiniz varsa, üst azı dişlerinin maksiller sinüsle ilişkili olarak radyolojik bir analizini yaptırmak en iyisidir. Sinüse baskı uygulayan gömülü veya enfekte bir üçüncü azı dişi olabilir.
Ağrıyan ve Şişmiş Diş Etleri
Özellikle alt çenede yirmi yaş dişlerini çevreleyen diş etleri genellikle kırmızı, ağrılı ve şiş olur. Bu durum, dişler ve diş etleri arasında yiyecek artıkları sıkıştığında meydana gelir. Bazen diş eti dokuları alt yirmilik dişin üzerinde büyüme eğilimi gösterir ve çiğneme sırasında üst ve alt dişlerin arasına girer. Bu da onları ısırılmaya ve ağrımaya yatkın hale getirir. Ağzınızı ılık tuzlu suyla çalkalamak bu durumu hafifletmek için iyi bir yoldur. Azı dişinin etrafındaki diş etleri ağzınızı açamayacak kadar dayanılmaz derecede ağrılı hale gelirse, derhal bir diş hekimini ziyaret edin.
Yukarıdaki sorunlardan herhangi birine sahip değilseniz ancak hala tamamen veya kısmen sürmüş üçüncü azı dişleriniz varsa, yılda iki kez bir diş hekimini ziyaret etmek en iyisidir. Diş hekiminiz kapsamlı bir klinik analiz yaparak dişin korunmasının mı yoksa çıkarılmasının mı güvenli olduğunu belirleyecektir.
