Her depresyondaki kişinin bilmenizi istediği yanlış anlaşılan şeyler
Depresyon hakkında çok fazla farkındalık yoktur çünkü eğer hiç depresyon geçirmediyseniz, depresyondaki bir kişinin neler yaşadığını anlamak zordur. Depresyondaki bir kişinin çevresindeki insanlar, arkadaşları ve aileleri, sevdiklerine daha iyi bakabilmek için bu akıl hastalığı hakkında daha fazla şey öğrenmelidir. İşte depresyon hakkında bilmeniz gereken 7 yaygın yanlış kanı.
Bir Anda Kendinizi Toparlayamazsınız
Depresyon, girip çıktığınız bir ruh hali salınımı gibi değildir. Kişi istediği zaman depresyonda olmayabilir çünkü bu iradi bir ruh hali değildir. Ayrıca, bir kişinin ilk etapta bir iradeye sahip olması için beyinde yeterli düzeyde iyi hissettiren nörotransmitter serotonin olması gerektiğini aklınızda bulundurmanız gerekir. Bu nörotransmitter seviyeleri depresif bir beyinde genellikle normalin altındadır.
Depresyondaki Kişiler İlgi Arayışında Değildir
Depresyondaki kişilerin, özellikle de erkeklerin, ruhsal durumları nedeniyle hareket etmeleri yaygındır. Araştırmalar, erkeklerin depresyondayken risk alma, madde bağımlılığı ve kaçış davranışlarında bulunma olasılıklarının daha yüksek olduğunu göstermektedir. Bu davranışlar genellikle kırılganlığı örtbas etme işlevi görür. Dolayısıyla, depresif bir kişi dikkat çekmeye çalışıyor gibi görünse de, aslında sadece köklü güvensizlikleriyle başa çıkmaya çalışmaktadır.
Üzüntü Depresyon Değildir
Üzüntü ve depresyon arasında belirgin bir fark vardır. Üzüntü normal bir insan duygusudur. Depresyon ise anormal bir duygusal durumdur; düşünce, duygu, algı ve davranışlarınızı yaygın ve kronik bir şekilde etkileyen bir akıl hastalığıdır. Ne yazık ki, hiç depresyon yaşamamış çoğu insan aradaki farkı anlamakta zorlanır.
Depresyon Bir Seçim Değildir
Depresyon genellikle kişinin hayatındaki bir veya daha fazla stres faktörünün sonucudur. Ancak herkes stres yüzünden depresyona girmez. İnsanların yetiştirilme tarzımız, kişiliğimiz ve genetiğimiz tarafından belirlenen kendi başa çıkma mekanizmaları vardır. Başka bir deyişle, kişinin depresyonda olma konusunda gerçekten bir seçeneği yoktur. Ve klinik depresyon durumunda, vücudunuz size karşı hareket ettiğinde buna yardımcı olamazsınız.
Depresyondaki İnsanlar Tembel Değildir
Çoğu insan depresyonda olan kişilerin sadece tembel olduklarını ve kendilerinden beklenenleri yapmamak için bir neden aradıklarını düşünür. Ancak, depresyonun biyolojik temeli olan bir akıl hastalığı olduğuna dair yeterince tıbbi kanıt vardır ve depresyonun en yaygın tanımı, aktiviteden kaçınma ile birlikte düşük ruh hali durumudur. Depresyonda olan biri için günlük aktiviteleri yapmak zordur, bu da başkalarına tembel oldukları izlenimini verebilir. İronik bir şekilde, depresyondaki kişiler de işlerini halledememelerinin bir sonucu olarak büyük bir suçluluk hissederler.
Depresyondaki Kişilerin İyi Dinleyicilere İhtiyacı Vardır
Birisi sıkıntısını sizinle paylaştığında, tavsiyelerde bulunma ya da yıllar içinde öğrendiğiniz şeyleri paylaşma eğilimi vardır. Ancak, depresyondaki kişinin sizden gerçekten ihtiyacı olan şey tavsiye değildir. Çoğu depresif insan terapistlerinden yeterince tavsiye alır. Bunun yerine, iyi bir dinleyici olmak ve empati ve nezaket göstermek, depresyondaki insanların ihtiyaç duyduğu ve gerçekten alamadıkları şeydir.
Depresyon Gerçek Bir Hastalıktır
Modern teknoloji ve tıp bilimindeki ilerlemelere rağmen, insanoğlu insan zihnini tam olarak çözebilmiş değil. Akıl sağlığı uzmanları bile akıl hastalıkları söz konusu olduğunda bazı konularda kararsız kalmaktadır. Bilinen şey, depresyonun uyumsuz olduğu, kişiye aşırı acı çektirdiği ve tedavi edilmezse intihara yol açabileceğidir. Bu nedenle, depresyondan muzdarip olan kişiye zarar verebilecek bir hastalık gibi ele alınmalıdır.
Depresyon hakkında çok fazla sosyal damgalama vardır ve bunun bir hastalık olduğu yaygın olarak kabul edilmediğinden, depresyondan muzdarip çoğu insan yargılanma korkusuyla bu konuda konuşmaktan çekinir.