Depresyon beyin hasarına neden olabilir mi

Stresli bir olay, yaşamın ilerleyen dönemlerinde depresyon geliştirme riskini artırır. Birçok insan depresyonda hisseder ve çoğu zaman depresyonu tedavi etmek için hiçbir şey yapılmaz.

Araştırmalar majör depresyonun beyinde hasara yol açabileceğini göstermiştir. Hatta çalışmalar, beynin belirli bölümlerinin şeklini değiştirebileceğini belirtmektedir.

Depresyonun beynimiz üzerindeki etkilerine bakmadan önce depresyonun ne olduğunu kısaca inceleyelim.

Depresyon Nedir?

Depresyon, nasıl hissettiğinizi, düşündüğünüzü ve davrandığınızı olumsuz yönde etkileyen yaygın ve ciddi bir tıbbi hastalıktır. Depresyon kişinin üzgün hissetmesine neden olabilir. Ayrıca kişinin bir zamanlar keyif aldığı aktivitelere olan ilgisini kaybetmesine neden olur. Depresyon ayrıca kişinin hem evde hem de işyerinde nasıl çalıştığını da değiştirir.

Depresyon Beyin Hasarına Neden Olabilir mi?

Birçok bilim insanı ve araştırmacı, tedavi edilmediği takdirde majör depresyon veya depresyonun beyinde hasara yol açabileceğine inanmaktadır.

Halk arasında duyguların kalpte yaşadığına inanılır. Ancak bilim farklı bir yaklaşım benimsemiş ve duyguların beyinde yerleşik olduğunu belirtmiştir.

Depresyon öncelikle insan beyninin üç bölümünü etkiler.

Amigdala

Amigdala, beynin duygusal süreçlerle ilişkili bölgesidir. Talamusun her iki yanında bulunan ve duygu, davranış, motivasyon ve uzun süreli hafıza gibi çeşitli işlevleri destekleyen bir dizi beyin yapısı olan limbik sistemin bir parçasıdır.

Amigdala, bir kişi korkutucu bir durum gibi duygusal olarak yüklü anıları hatırladığında aktive olur. Kişi üzgün veya klinik olarak depresyonda olduğunda amigdaladaki aktivite yüksektir. Bu aktivite artışı depresyondan kurtulduktan sonra bile devam edebilir.

Talamus

Talamus, beynin duyu reseptörlerinden gelen bilgilerin işlenebileceği beyin bölgelerine iletilmesinden sorumlu olan bölümüdür.

İşitsel (işitme veya sesle ilgili), görsel, dokunsal (dokunma ile ilgili) ve tat alma (tat ile ilgili) sinyalleri dahil olmak üzere beyne iletilen duyusal bilgileri tanımlar.

Bazı araştırmalar, bipolar bozukluğun, duyusal girdiyi hoş ve nahoş duygularla ilişkilendirmeye yardımcı olan talamustaki sorunlardan kaynaklanabileceğini öne sürmektedir.

Hipokampüs

Hipokampus beynin küçük bir bölümüdür ancak limbik sistemin önemli bir parçasıdır. Beynin bu bölümü temel olarak hafıza – özellikle de uzun süreli hafıza – ve duygusal tepkilerle ilişkilidir.

Depresyondaki bireylerde hipokampusun depresyonda olmayan bireylere göre çok daha küçük olduğunu gösteren çalışmalar vardır.

Majör depresif dönem öyküsü olan deneklerin hipokampal hacimleri, hacimsel manyetik rezonans görüntüleri kullanılarak normal deneklerin hacimleriyle karşılaştırılmıştır. Depresyon öyküsü olan deneklerin sol ve sağ hipokampal hacimleri önemli ölçüde daha küçüktü. Hipokampal hacimdeki azalmanın derecesi toplam majör depresyon süresi ile orantılıydı. Bu sonuçlar depresyonun hipokampal atrofi ile ilişkili olduğunu düşündürmektedir.

Beyin Hasarı Tersine Çevrilebilir mi?

Hipokampüste yapısal bir değişiklik olmadan doğru antidepresanlarla hipokampüsün işlevlerinin iyileştirilebileceğini belirten bir çalışma vardır.

Çalışmaya majör depresif bozukluğu olan 38 denek ve 33 sağlıklı denek katılmıştır. Majör depresyonu olan 38 deneğe antidepresan verilmiştir. Sonuçlar, antidepresan tedavisinin hipokampal hacmi değiştirmediğini ancak hafıza işlevinde önemli bir iyileşme olduğunu göstermektedir.

Çalışma hipokampal işlevlerde bir iyileşme olduğunu gösterse de, somut bir sonuca varmak için bu alanda daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir.