Anoreksiya nervozanın yaşamı tehdit eden etkileri hakkında bilmeniz gerekenler
Anoreksiya nervoza, insanları kilo vermek uğruna kompulsif olarak daha az yemeye zorlayan bir yeme bozukluğudur. Bu durumdan etkilenen kişiler sürekli kilo alma korkusu içinde yaşarlar. Bu korku onları daha fazla kilo vermek için daha az yemeye iter. Bu korku onları öğün atlamaya, gereğinden fazla egzersiz yapmaya ve daha da az yemeye teşvik eder.
Bu duruma neden olabilecek veya bu durumu ağırlaştırabilecek birçok faktör vardır. Bireyin çevresinin bunda büyük bir rolü vardır. Toplumumuz kadınlara her zaman iyi görünmeleri için yeterince baskı yapmaktadır. Aynı ahlaksız zihniyeti yansıtan unsurlarla çevrili bir kişinin bu baskıyı daha yoğun hissetmesi daha olasıdır. Obsesif kompulsif bozukluk gibi psikolojik eğilimleri olan bazı kişiler anoreksiya nervoza geliştirmeye daha yatkındır. Bu durum için genetik yatkınlık hakkında kesin kanıtlar yoktur, ancak bazı bilim insanları serotonin azalması ile anoreksiya nervoza arasında bir bağlantı bulmuştur.
Bu durum çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir, ancak yansımaları aynıdır. Bu zayıflatıcı durumun yaşamı tehdit eden birçok sonucu vardır. Bu sonuçlardan bazıları aşağıda listelenmiştir.
Anemi
Anemi, anoreksiya nervozalı bir bireyin vücudundaki ilk tıbbi yansımadır. Anoreksiya nervoza, öğün atlamak gibi sağlıksız yollarla kilo vermeye yol açabilir. Bu durum normal sağlıklı vücutları gerekli besinlerden yoksun bırakabilir. Dolayısıyla, anemi bu alışkanlıkların kesin sonucu haline gelir. Anemi, sağlıklı ve gerekli sayıda kırmızı kan hücresi eksikliği ile karakterizedir. Bu da oksijenin vücuttaki tüm hücrelere ulaşamadığı anlamına gelir.
Kronik Kabızlık
Kabızlık, insanların genellikle haftada 3 kereden daha az dışkı yaptığı bir durumdur. Dışkıları kuru ve sert olur. Kabızlık birçok nedenden dolayı ortaya çıkabilir, ancak en yaygın olarak kabız kişilerin diyetlerindeki lif eksikliğinden kaynaklanır. Anoreksik kişiler çok az gıda tükettiklerinden, vücutlarında kabızlığa yol açabilecek diyet lifi eksikliği olması çok muhtemeldir.
Osteoporoz
Osteoporoz birçok kişiyi, ancak çoğunlukla menopoz dönemindeki kadınları etkileyen bir hastalıktır. Kemiklerin yoğunluğunun azalması ile karakterize olan bu durum, zayıf ve kırılgan kemiklere yol açar. Bu durum, vücudumuz kalsiyum, fosfor ve D vitamini gibi gerekli besin maddelerine yeterince sahip olmadığında ortaya çıkar. Bu besinler sağlıklı ve güçlü kemiklerin korunmasında önemlidir. Ancak, anoreksiya nervoza vücudumuzu tüm bu besinlerden mahrum bırakabilir ve uzun vadede osteoporoza neden olabilir.
Bilişsel Yeteneklerde İşlev Bozukluğu
Beynimiz, bilişsel işlevlerimizi yerine getirmek için günlük toplam kalorimizin yaklaşık %20’sini kullanır. Ancak anoreksiya nervoza, vücudumuzu sağlıklı işleyişi için gereken kaloriden mahrum bırakır. Bu, beynimizin de gıdasını alamadığı anlamına gelir. Bu da beynimizin yanlış ve yavaş çalışmasına yol açar. Ve kandaki glikoz eksikliği nedeniyle, anoreksiya nervozalı kişilerde unutkanlık yaygınlaşır.
Anormal Kalp Atışı
Anormal kalp atışları genellikle birçok kalp rahatsızlığıyla ilişkilendirilir. Vücudumuz daha fazla enerjiye ihtiyaç duyduğunda kalplerimiz genellikle daha fazla çalışma eğilimindedir. Anoreksik bireyler, gıda alımının azlığı nedeniyle her zaman enerjileri düşük olacaktır. Bu nedenle, kalplerinin bunu telafi etmek için daha da fazla çalışması gerekir. Ayrıca potasyum eksikliği düzensiz kalp atışlarına yol açabilir. Anoreksiya nervoza bazı durumlarda mitral kapak prolapsusuna da neden olabilir.
Kalp Yetmezliği Riskinde Artış
Anoreksiya nervozanın anemiye ve düzensiz kalp atışları ve mitral kapak prolapsusu gibi kalp rahatsızlıklarına yol açabileceği daha önce tespit edilmiştir. Anoreksiya nervozanın uzun süreli varlığına bağlı şiddetli anemi durumunda ise kalp yetmezliği gerçek bir olasılık haline gelir. Vücudu ayakta tutmak için kendini sınırlarının ötesine zorlamak zorunda kalan kalbin çökmesi muhtemeldir.
Yemek yemeye karşı bir isteksizlik geliştirdiğinizi ve sürekli kilo alma korkusu içinde olduğunuzu fark ederseniz, derhal yardım isteyin. Vahim sonuçlardan kaçınmak için sorunu daha tomurcuk halindeyken durdurun.
